Şubat 05, 2015

Farz et ki yazdıklarımı anlayabildin. Ya anlayamadıkların? Ya yazıp da sildiklerim? Ya yazamadıklarım?" Mevlana

Moral dediğin bir bozulur bir düzelir. Bu aralar fazla inişli çıkışlı benimki ama ne demişler bütün duygular insanlar için ve “Acı hissedilmeyi talep eder.”. Arada da üzülmek lazım galiba. Dönülmez akşamın ufkundan son sapakta döndüm bugün de şükür :D Ağlamaktan içim şişti boşaldı, rahatım yani kısaca. Hayatın bazen iyi yerlere gittiği yok, geri gitmeyi yerimde saymaya tercih edeceğim günler de var. Ama “kahrolsun psikolojisi düzgün insanlar, yaşasın benim gibi günü gününe uymayan psikopatlar” deyip kendimi mutlu ediyorum, hayali evrenimde :D


İğrenç bir gündü getirdikleriyle beraber. Her kötü gün bir öncekini sollayabiliyor maalesef beterlikte. Anı yaşıyor oluşumuzdan olsa gerek bütün bunlar. O kadar an’dayız ki geçmişe bakıp şükredemiyoruz.

Ama neyse ki konuşmak rahatlatıyor bir nebze. Çok ağladım, çok da anlattım bugün. Üst üste yığılan onlarca yük üstüme devrildi, taşıyacak sınırı geçmişim meğer. Fark edilmiyor yaşarken ama her gün ordan burdan bir çok derdi tasayı sırtlanıyoruz. Tamam getirdiği muhteşem güzellikler de var her günün ama sıkıntılar arka planda yığılmaya ve sınıra dayanıp kendilerini gösterecekleri günü beklemeye devam da ediyorlar bir yandan. İnsanlarla yaşamak zor. Yaş-olgunluk eğrisi ters seyrediyor bu aralar çevremde. Büyümek zor iş, öyle sütle, beslenmeyle olmuyor. Sadece bedeni değil beyni ve ruhu da beslemek lazım. Yoksa oluşan hasar bedene göre daha kalıcı oluyor. Dış kaporta değişir de motoru değişmedin mi zorladığın yerde zort eder kısaca.

O zaman en sevdiğim yazarlardan Jane Austen’in yine en sevdiğim kitabı olan Aşk ve Gurur’dan bir alıntıyla bitirelim bugün de. Yazsam da işe yaramayacak o günlerden birindeyim çünkü, uzatmak manasız.

"Benim gerçekten sevdiğim insanlar azdır, beğendiklerim ise büsbütün az. Dünyayı görüp tanıdıkça hoşnutsuzluğum artıyor. İnsanların iç yüzünün nasıl hiç göründüğü gibi çıkmadığını; iyi ya da akıllı gibi görünenlere bile nasıl hiç güven olmadığını her gün daha açıkça anlıyorum."

“Benim hala umudum var” dinleyelim bu gece beraber. Her şey için umut var yeter ki biz yakalamasını bilelim. Bir de kimse için üzmeyin kendinizi ya. Herkes gider, size yine siz kalırsınız.
Öz saygı!
Öz saygı!
Öz saygı!
Hayallerinizi yaşamanız dileğiyle..

Hiç yorum yok:

트윗하기